Hanım Sahabeler

İnsanı yeryüzüne en şerefli mahluk olarak gönderen yüce Allah'a hamd, son elçisi Efendimiz, Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)'e, aline ve ashabma salat ve selam olsun. Yüce Allah'ın yeryüzüne rahmet olarak gönderdiği Resûlullah (sav)'a iman eden ilk nesil sahabeler. İnsanlık tarihinin en karanlık dönemini yaşadığı bir çağda, insanlığı hidayete, hakka ve adalete çağıran, şirki, zulmü ve her türden haksızlığı ve ahlaksızlığı reddeden bir elçinin etrafında kümelenen Ashâb-ı Kiram isimlerini tarihe altın harflerle yazdırmışlar ve bütün Müslümanların gönüllerinde taht kurmuşlardır. İslama davete icabet etmede birçok hanım sahabe öne geçmiş, eşine çok az rastlanabilecek cesaret ve fedakârlıkla İslama gönülden bağlanmış, kendinden sonraki nesillere birer meş'ale olmuşlardır. Burada faziletleri ve İslam için gösterdikleri gayretleri herkesçe bilinen Allah Resulünün hanımları ve kızları haricinde bir iki misal vermek istiyoruz: Babası, annesi ve kardeşleri Mekke Müşri Merinin önderlerinden olan, kocası da Bedir savaşında müşrik bütün aile fertlerine meydan okuyarak Müslüman olup Medine'ye hicret etmiştir. Uhud savaşında, babasını, kardeşini, amcasını ve amca oğlunu kaybeden Esma Binti Yezid Resûlullah (sav)'m yaşadığını görünce bütün kederini unutmuş ve "Sen var olduktan sonra her musibet bana hafif gelir" diyebilmiştir. Bi'ri Me'mune vak'asında arkadan mızrakla vurulduğunda "Kabe'nin Rabbine yemin olsun ki ben kazandım" diyen Haram'ın kız kardeşi Ümmü Haram ise Kıbrıs'ı fetih için Medine'den yola çıkmış ve Kıbrıs'ta şehit olmuş ve buraya defnedilmiştir. Sahabelerin bütün gayreti cenneti kazanmaya yönelikti. Bunun için hiçbir zorluk ve hiçbir sıkıntı onlara ağır gelmemiştir. Dünyayı hayatın merkezi olarak görmemişlerdir. Yeni bir çıkış için tekrar asrı saadete dönmek ve Allah Resulünün terbiyesi altında yetişmiş, vahyin inzal edilişine şahit olmuş sahabelerin yaşadığı hayatı genç neslimize öğretmek mecburiyetimiz vardır. "Hanım Sahabeler" isimli bu güzel eser inşallah vaktinin büyük kısmını evde geçiren inanan ama inancını teoriden pratiğe dökemeyen, inandığı değerler uğruna herhangi bir fedakârlığı olmayan mü'mine hanımlara bir yol açar, ihlaslı amel sahibi olmalarına vesile olur.